Haber

Tunç Soyer: Kadının toplumdaki izini büyütmeliyiz

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 88. yıl dönümü dolayısıyla 5 Aralık’ta konuştu. Soyer, “Daha adil bir yaşam sürmek için kadınların toplumdaki izini büyütmemiz gerekiyor. Kadınların iz bırakamadığı bir toplumda biz hep yarımız. Hayallerimiz yarım kaldı. Adaletimiz yarım. Üretimimiz ve geleceğimiz yarım. Bu nedenle kadınlara gölge düşürmeyi bırakmalı ve önlerine koyduğumuz tüm engelleri bir an önce kaldırmalıyız.”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 88. yılında kadın milletvekilleri, belediye başkanları, meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla Tarihi Gaz Fabrikası Kültür Merkezi’nde bir araya geldi. Programın ardından Önder Soyer, “Cumhuriyetimiz 88 yıldır kadınlarla güçleniyor” yazılı pankartla Lozan Meydanı’ndan hanımlarla birlikte Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü. Kadınlar, “Hak, hukuk, adalet” sloganları attı. Yürüyüşün ardından Atatürk Anıtı’na çelenk bırakıldı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile İzmir Köy Kümesi Başkanı Neptün Soyer’in eşi, İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurul Başkanı ve İzmir İl Yönetim Kurulu Başkanı Nilay Kökkılınç, Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, eski Konak Belediyesi Başkanı Sema Pekdaş, eski Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar, eski Karşıyaka Belediye Başkanı Şebnem Tabak, eski Seyrek Belediye Başkanı Nurgül Uçar da katıldı.

“Seslerini tüm dünyaya duyurdular”
Önder Tunç Soyer, Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkının erkeklerin bir lütfu değil, uzun bir emeğin sonucu olduğunu söyledi. Osmanlı döneminde başlayan kadın hakları mücadelesinin Cumhuriyet’e kadar sürdüğünü belirten Önder Soyer, “Kadınlar, haklarını elde etmek için dergiler çıkardılar, mitingler düzenlediler ve seslerini dünyanın her yerine duyurdular. o zaman. Bu örgütlü mücadele sonucunda kadınlar ilk kez 3 Nisan 1930 belediye seçimlerinde, ardından 1933 muhtarlık seçimlerinde ve son olarak da 5 Aralık 1934 parlamento seçimlerinde seçme ve seçilme hakkını elde ettiler.

Kadın temsiline dikkat çekti
O dönemin koşullarında Türkiye’de kadınların siyasi haklarını kazanmalarının çok büyük bir adım olduğunu vurgulayan Lider Soyer, “Bu haklar, Fransa, İtalya, Belçika gibi birçok Avrupa ülkesinden daha önce alındı. Kadınların bu çabasına Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği destek ve Cumhuriyet devrimlerinin bu sürece büyük ivme kazandırdığı muhakkaktır. Bugün aradan geçen 88 yıla rağmen Meclisimizde kadın temsil oranı sadece 17,4’tür. Bu oran ile dünya ülkeleri arasında 130. sıradayız. Üstelik ülkemizdeki 50 bin 285 muhtarın sadece 1120’si kadın. Bu durum, yönetim kadrolarında kadınların varlığının hala eril siyaset tarafından bir endişe kaynağı olarak görüldüğünün açık bir kanıtıdır.

“Kadın Mücadelesi Sürüyor”
Önder Soyer, kadınların mücadelesinin devam ettiğine de değinerek, “Nezihe Muhiddin, Halide Edip Adıvar ve burada adını zikretmediğimiz birçok kadının başlattığı mücadele bugün de devam ediyor ve biz de tüm varlığımızla bu emeğin yanındayız. Çünkü hayatı güzelleştirme sanatı olarak tanımladığım siyasette kadının varlığı, nezih bir gelecek inşa etmenin tek yoludur. Bugün dünya bir iklim krizi yaşıyorsa bence bunun temel nedeni yönetici kademesinde kadın eksikliğidir. Türkiye’de ekonomik kriz varsa, beyin göçü varsa, adaletsizlik ve şiddet varsa… Bunun temelinde neredeyse tamamen erkeklerin egemen olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Daha adil bir hayat sürmek için toplumdaki kadının izini büyütmek zorundayız. Aksi takdirde, biz yarıyız, aslında yarımız. Kadınların iz bırakamadığı bir toplumda biz hep yarımız. Hayallerimiz yarım kaldı. Adaletimiz yarım. Üretimimiz ve geleceğimiz yarım. Bu yüzden kadınları gölgelemeyi bırakmalı ve önlerine koyduğumuz tüm engelleri bir an önce kaldırmalıyız. Bu adımı sadece kadınların eşitlik hakkını korumak için değil, bu ülkedeki ve dünyadaki varlığımız için, hepimiz için atmalıyız. Kadınların umut dolu, adil ve özgür bir dünya için verdiği bu onurlu mücadelenin sonuna kadar yanındayız. Tıpkı burada, bu meydanda olduğu gibi.”

“Kadınlar ve erkekler birlikte mücadele etmeli”
İzmir İl Meclisi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulu Başkanı Nilay Kökkılınç, “1934’te 18 milletvekili meclise girdi. O zamanlar dünyada eşit temsil ile örnek bir ülkeyken bugün ne yazık ki çok gerideyiz. Bu tablonun değiştirilmesi gerekiyor. Bu yoldaki mücadele sadece kadınların mücadelesi değil, kadın-erkek omuz omuza mücadele etmek zorundayız” dedi. Yerel meclislerimizde de bu konuda net bir tablo yok.Meslek odalarına baktığınızda durum değişmiyor.Yani karar organlarında kadınlar ne yazık ki olması gereken yerde değil.”

Konak Altıntaş Mahalle Muhtarı Selda Arslan, seçilmiş bir kadın olarak bölgede bulunduğunu ve bundan gurur duyduğunu belirterek, “Bunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Kendisini saygı ve minnetle anıyorum.”

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu